Abdulkadir Kaçar

Abdulkadir Kaçar

       

HASET ÖLDÜRMEZ SÜRÜNDÜRÜR...


Okudukça, Öğrendikçe, Düşündükçe, Gözlemledikçe, Deneyimi arttıkça, İnsan inanılmaz şeyle öğreniyor; Çok derin ve farklı bilgiye ulaşıyor... ...
Bu ilginçliklerden biri de; Sahibini kendi içinden yakan HASET’ duygusu...
İnanılmaz bencil, İnanılmaz tahripkâr, İnanılmaz nefret, İnanılmaz şekilde kişinin kendine zarar verir... ... Haset kıskançlıktan daha farklı Ve daha yıkıcı imha edici bir duygu...
Örneğin; Kıskanan insan kıskandığı şey için; -Keşke onda olan şey bende de olsa, derken; Haset eden kişi; -Bende yoksa onda da olmasın der... ...
 Haset gibi kötü duygunun esiri olan kişi; Başkalarının mutluluğuna, Başkalarının başarısına, üstünlüğüne Kesinlikle tahammül edemez... ...
Haset duygusunun kölesi insanlar; Öyle yoğun, öyle kendine zarar veren; Bir olumsuzluk duygusu içinde yaşıyorlar ki; Birinin başına iyi bir şey gelmesini istemez...
Birinin başarılı olmasını istemez... Başkalarının başarısı kendinin başarısızlığıdır... Başkasının mutluluğu ise onun kesin mutsuzluğudur... ...
Örneğin 30/40 yaşındaki bir haset kişi; On sekiz yaşındaki yakınının üniversite sınavında başarı elde etmesinden rahatsız olabilir... Oysa kendi o aşamaları çoktan geçip geride bırakmıştır... Asla kendini o kişiyle mukayese edilecek durumda değildir...
Fakat içinde bulunduğu bu tahrip edici duygu; Diğer insanlara yönelik nefret duygusu; Baskın çıkıp o kişiyi mantıksız davranışlara sevk eder... ...
Ben kendi adıma samimi olarak söyleyebilirim ki; Haset isimli duygum asla olmadı... Bu kötü duygu beni kölesi haline getiremedi, Gerek içinden geldiğim kültürüm; Gerek okuyup düşünüp elde ettiğim bilgiler, Gerek meslek yaşamımdaki başarılarım, Gerek okuma, düşünme, yorumlama, yazmaya; Kendimi adayıp başarılı olmaya çalışmam konusunda; Hayatım boyunca kimseye haset etmedim; Kimseyi kendime rakip olarak görmedim; Çünkü bu sahnedeki tek rakibim daima kendimdim...
Her alandaki yarışımı daima dünkü kendimle yaptım...
Eğer kendimi düne göre bu gün geride bıraktıysam; Mutlu oldum, sevindim... ...
Eleştirel olarak bakıp, Derin gözlemler yapıp, Doğru yorumladığımızda, Çevremizde haset insanların olduğunu görürsünüz; Bu hastalıklı duyguyla yaşamak gerçekten; İnsanı sürekli çiğneyip tükürür; Kişiyi acılar denizinde yaşayan ölümü haline getirir...
Bırakın onlar kendi dünyalarının sıkıntılarını yaşasın... ...
Kimseyi haset etmeyin, Koşullar ne kadar zor olursa olsun; Bu sahnedeki tek rakibiniz daima siz olun; Her daima kendinizle başarma konusunda yarışın, Kendinizi geçip hayat serüvenine; En nesnel, en olumlu düşüncelerinizle devam edin...
Haset duygusu sizi köleleştirmediği takdirde, Önünde ve sonunda mutluluk denizlerinde; Kulaç atacağınızı unutmayın...