Aralarında Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in de bulunduğu Cumhuriyet Halk Partili 11 büyükşehir belediye başkanı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun’un ev sahipliğinde Ordu’da bir araya geldi.
Başkanların toplantısının ardından ortak bildiri yayınlandı. Bildiride, AKP iktidarının CHP’yi terör örgütleriyle yan yana getirme çabasına sert bir dille yanıt verildi, AKP’nin çözüm sürecinde PKK ile öncesinde FETÖ ile kurduğu ilişkiler hatırlatıldı.
“UYDURUK VE ZORLAMA ALGI OPERASYONLARI”
11 Büyükşehir Belediyesinin, vatandaşların yıllardır ihmal edilen temel sorunlarının çözümüne odaklanan, sosyal belediyecilik ilkesini esas alan; kapsayıcı, şeffaf ve adil bir yönetim anlayışıyla hizmet üretmeye devam ettiğinin vurgulandığı bildiride, “Belediyelerimiz, vatandaşlarımız arasında hiçbir ayrım yapmadan hizmetlerini sürdürürken, ne yazık ki, iktidarın siyasi baskılarına ve engelleme girişimlerine maruz kalmaktadır. İktidar, bir yandan belediyelerimizin yetki ve gelirlerini azaltan kararlar alırken, bir yandan da hukuksuz soruşturmalarla baskı kurmaya ve belediye başkanlarımızı haksız ithamlarla itibarsızlaştırmaya çalışmaktadır. Uyduruk ve zorlama algı operasyonlarıyla, belediye başkanlarımıza kumpaslar kurulmaktadır. Devlet ahlakı ile bağdaşmayan hadsiz açıklamalarla belediye başkanlarımız hedef gösterilmektedir” denildi.
“MBB’Yİ TERÖRLE YAN YANA GETİRME HADSİZLİĞİNİ YAPANLARI LANETLİYORUZ”
Başkanların ortak bildirisinde, Mersin Polisevini hedef alan terör saldırısı kınandı. Bildiride, “Bu saldırıyı yapanları ve bu saldırıdan medet umarak siyasi çıkar sağlamaya çalışanları kınıyoruz. Mersin Büyükşehir Belediyemizi ve CHP’yi terörle yan yana getirme hadsizliğinde bulunan tüm çevreleri de en güçlü şekilde lanetliyoruz. CHP, avukat bürolarında değil savaş meydanlarında kurulan bir partidir. Atatürk’ün partisini terörle yan yana getirmeye çalışmak, kimsenin haddi değildir. Terör örgütleriyle kol kola girenler, FETÖ’yü besleyip büyütenler, PKK ile masaya oturanlar, bu konuda bize ders veremez, veremeyecektir” ifadelerine yer verildi.
“ENGELLEMELER ORGANİZE KÖTÜLÜK HALİNİ ALDI”
“Asıl milli güvenlik sorunu olanlar, teröristlerin ayakkabı numarasına kadar biliyoruz deyip saldırılara engel olmayı başaramayan ve şehitlerimiz üzerinden ucuz siyaset yapanlardır” ifadelerine yer verilen bildiride, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer hakkında açılan soruşturmaya da tepki gösterildi.
Bildiride, daha sonra şu görüşlere yer verildi:
“Bu soruşturmalarla belediye başkanlarımıza itibar suikastları düzenlendiğini biliyoruz. Büyükşehir belediye başkanlarımızla bir kez daha altını çiziyoruz ki: Bu itibar suikastlarına asla pabuç bırakmayacağız. Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişinin, büyükşehir belediye başkanımıza yönelik “hadsiz” ve “ahlaksız” ifadelerini ayıplıyor, İzmir halkına ve tüm milletimize hakaret sayıyoruz. Siyasi iktidarın motivasyonu tamamen oy kaygısı olan bu baskı politikası, artık vatandaşlarımıza sunulan hizmetlerin önünü kesen organize bir kötülük halini almıştır. İktidarı bir kez daha uyarıyoruz. Bir belediye başkanımıza yapılan saldırı, tüm belediye başkanlarımıza yapılmıştır. Önümüzdeki süreçte bu baskıların artacağını biliyor ve milletimize söz veriyoruz. Bu baskılara karşı tüm demokratik ve hukuki haklarımızı kullanmaktan geri durmayacağız. Seçilmiş belediye başkanlarımıza yönelik baskılar aramızdaki dayanışmayı da azmimizi de artırmaktadır. Bu baskılar gitmekte olan bir iktidarın son çırpınışlarıdır. Milletimiz müsterih olsun: Biz tüm engelleri halkımızla birlikte aşmaya ve hizmet etmeye kararlılıkla devam edeceğiz.”