MERSİN İZ HABER
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Tarsus ve Çamlıyayla’da görev yapan muhtarlarla bir araya geldi. AKP Hükümeti’nin belediyeler arasında ayrımcılık yaptığını belirten Seçer, “Millet İttifakı’nın belediye başkanlarının sırtına on ton yük vermişler, yanı başımızda Cumhur İttifakı’nın belediye başkanlarına hiç yük vermemişler. ‘Hadi diyorlar yüz metre koşun’ Ama belediyemiz güçlü. Yol da hizmet de yapıyor, fakire fukarasına da bakıyor” dedi.
“BABAMIZIN KOLTUĞU OLSA SORUN YOK”
“Muhtarlarımızla aynı yolda yürüyoruz” diyen Başkan Seçer, “Aslında kaderimiz de bir. Başarılı olacaksak hep beraber olacağız. Hep beraber sandık başında vatandaşa hesap vereceğiz. 5 yıl boyunca bir görev aldık, sorumluluk aldık. Babamızın koltuğu olsa sorun yok. Ama halkın koltuğu olduğu için sorumluluğu ağır. Çocuğunu unutur, eşini unutur, işini unutur, aşını unutur görevini yapar. Muhtarlık, belediye başkanlığı, siyaset böyledir. İşini doğru yapanlar için söylüyorum. Gerçekten erdemli insanlar için söylüyorum. Fazilet sahibi insanlar için söylüyorum. Yoksa bu makamlar büyük, bu makamlarda eğer ki harama tenezzül edersen tabi onları ayırıyoruz. Bunlar bizden değildir. Yetimin hakkına tenezzül edenler, kul hakkı yiyenler bizden değildir. Bizim siyasi anlayışımız bu” diye konuştu.
“ASIL BÖLÜCÜ SENSİN”
Atatürk’ün kurmuş olduğu CHP’de siyaset yapıyor olmaktan gurur duyduğunu ifade eden Seçer, “Vatandaşlarımıza kutsal bir görev olan hizmet yapmak için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. Mersin’deki herkes bizim canımız, ciğerimiz. Anamur’dan Mut’a, Mut’tan Çamlıyayla’ya 16 bin kilometre kadar alan. Burada yaşayan hemşerilerimizin her biri bizim kardeşimiz. Siyasette eğer ki ‘bu beni desteklemedi, o oy verdi, o oy vermedi’ noktasına yönelirsen asıl bölücü sensin. Bölücülüğü ben böyle tarif ediyorum” ifadelerinde bulundu.
“ÇALIYOR DİYEMİYORLAR, ÇALIŞMIYOR DİYEMİYORLAR”
İş yaşamında, sosyal yaşamında ayrımcılık yapmadığını, aynı anlayışı siyaset yaşamında da sürdürdüğünü ifade eden Başkan Seçer, şöyle devam etti:
“Bizim aramızda ayrım gayrım yok. Ama bazen kara çalmalar oluyor. Siyasette bunlar doğal, bunlara da açıkçası çok üzüldüğümü söyleyemem. Çünkü diyemiyor ‘çalıyor bu adam’ diye, çünkü çalmıyor. İsraf yapıyor diyemiyor, çünkü adam israf yapmıyor. Çalışmıyor diyemiyor çünkü çalışıyor. Belediyeden diyelim ki işçi çıkarılıyormuş, diyor ki bunlar siyasi görüşü için çıkarıldı. Başkasına ait malı bir yerden alıp, ondan izin almadan götürmenin adı lügatte hırsızlık oluyor değil mi? Peki çalışmadan, üretmeden maaş almanın adı ne oluyor? Bana bir söyler misiniz, bunun adı ne oluyor? Peki, yediğiniz kaba, siz anladınız onu, bunun adı ne oluyor? Şimdi buna bakmak lazım. 11 bin insan çalışıyor, Anamur’dan Mut’a, Mut’tan Çamlıyayla’ya Tarsus’a kadar. Allah aşkına bu 11 bin insan bana mı oy verdi? Bunların hepsi bana mı oy verecek? ”
“AYRIMCILIK BİZE YAKIŞMAZ”
İnsanların siyasi görüş farklılıkları olabileceğine dikkat çeken Vahap Seçer, bu farklılıkları ayrımcılık, düşmanlaşma gerekçesi yapanlara tepki gösterdi. Seçer, bu konuda şunları söyledi:
“Bizim farklı partilerden insanlar olmamız düşmanlaşmamız anlamına gelmiyor. Birbirimize kurşun sıkalım, birbirimizin bileğini bükelim değil. Bunlar aydın, çağdaş insanlara, kalbinde din, iman olan siyasetçiye yakışır mı? Bize yakışmaz. Biz kendimize yakıştıramadık. En çok övündüğümüz Sayın Kılıçdaroğlu’nun 11 büyükşehir belediye başkanına söylediği, ‘Sakın ola ki hizmetlerde ayrımcılık yapmayın. Millet ne çekiyorsa ayrımcılıktan çekiyor. Arkadaşlar sakın ola adaletsizlik yapmayın, bu ülke ne çekiyorsa adaletsizlikten çekiyor’ Gücü gücüne yetene, ali kıran baş kesen. Bu ülke bu tarz yönetimlerden çekiyor.”
“400 MİLYON DOLARLIK BORÇ, 80 MİLYON DOLARA DÜŞTÜ”
Belediyenin gelirinin 1.5 milyar lira, borcunun 2. 5 milyar olduğu bir dönemde görevi devraldıklarını kaydeden Başkan Seçer, aradan geçen 3. 5 yılda yüksek enflasyona ve döviz dalgalanmalarına rağmen hem borcu azalttıklarını hem de hizmet verdiklerini vurguladı. Seçer, bu konuda şunları söyledi:
“Dolar iş başına geldiğimizde 5.7 liraydı şimdi 18 buçuk lira. Buradan pay biçin. Benim gelirim 1,5 milyar lira iken belediyenin bize devrettiği borç 2 milyar 250 milyon liraydı. Bugünün kuruyla yaklaşık olarak 400 milyon dolardı borç. Şimdi diyorum borcum ne? Diyorlar ki 80 milyon dolar. Demek ki bu belediye ciddi, destek, hibe falan yok, borçlanma yok.”
“BENİM ŞEHRİM ACİZ DEĞİL”
AKP hükümetinin muhalif partilere mensup belediyelere karşı yaptığı ayrımcılığa da dikkat çeken Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Millet İttifakı’nın belediye başkanlarının sırtına on ton yük vermişler, yolumuzda da Cumhur İttifakı’nın belediye başkanları hiç yük vermemişler hadi diyorlar yüz metre koşun. Biz on tonla koşuyoruz, ya Allah hadi bakalım diye diye. Onlar da maşallah hiç sırtlarında üstlerinde yük yok. Neden biliyor musunuz? Bütün hibeler, bütün krediler, bakın açıklamalar da var kimse de yalanlamıyor. Ben düşük rakam vereyim yüzde 95’i onlara gidiyor. Yüzde 5 bize de sus payı. Çoğunu da kabul etmiyorum. Ben aciz bir belediye başkanı değilim, benim kentim aciz değil, ben Mersin Büyükşehir Belediye Başkanıyım. Gelirimiz de iyi çok şükür. Biz Türkiye’nin 5nci 6nci sırada geliri olan, vergi ödeyen iliyiz. Bizim de biliyorsunuz genel bütçe vergi gelirlerinden gelen paydır lokomotifimiz. Biz ağlayan sızlanan adam değiliz ha. Biz güçlüyüz. Belediyemiz güçlü. Yol da hizmet de yapıyor, fakire fukarasına da bakıyor.”