MERSİN İZ HABER
Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, konut alanlarının ortasında kalan atık plastik yakma fabrikalarının mühürleneceğini meclis toplantısında duyurdu. Yıldız, 16 fabrikanın mühürlenmesi için, mülki amirliğin ‘ilçe yetki sınırları’ ile ilgili yazısını beklediklerini söyledi.
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisinin Ekim Ayı toplantısında, Toroslar ile Akdeniz ilçeleri sınırında, yerleşim alanlarıyla iç içe faaliyet yürüten ve mahalle halkının yaşamını olumsuz etkileyen atık plastik yakma fabrikaları gündeme geldi.
DEM PARTİLİ ÇAĞLAR: HALKA SÖZ VERDİK. ARTIK ADIM ATALIM
Konuyla ilgili söz alan DEM Partili Meclis üyesi Özgür Çağlar, “Akdeniz Şevket Sümer Mahallesi ile Toroslar Yalınayak Mahallesinin kesiştiği noktada kirletici tesisler var. Burada astım, bronşit ve kanser vakaları var. Yıllardır kangren haline gelmiş bir sorun var. Burada ruhsat kontrollerinin yapılması, İl Sağlık Müdürlüğünün harekete geçirilmesi gerekiyor. Biz buradaki insanlara söz verdik. Bu sorunu çözeceğiz dedik. Artık adım atmamız gerekiyor. Burası iki ilçe sınırı arasında kaldığı için yılladır hiçbir kurum tek başına işlem yapamıyordu. Toroslar Belediyesi ile Akdeniz Belediyesi tek başlarına işlem yapamıyordu. Biz Toroslar Belediyesi ile bu sorunu çözdük. Bu bölge artık Akdeniz Belediyesinin sınırları içinde. Kararı kaymakamlıklara gönderdik. Bürokratik işlemlerin en az 1 yıl sürmesi bekleniyor. O süre içinde Mersin Büyükşehir Belediyesi de denetim yetkisini kullanmalı” dedi.
“İŞLETMELERİN RUHSATI YOK”
Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız da “Belediye meclisi üyesiyken defalarca basın açıklaması yaptığım yerdir Birlik Sitesi. Orada hem fabrika yapılmasına izin verilmiş hem konutlara izin verilmiş. Yüzlerce konutla işletmeler iç içe girmiş. Aslında işletmelere verilen ruhsatlar ikinci sınıf gayrisıhhi müessese ruhsatı. Dolayısıyla oradaki işletmelerin çoğunun usulen orada olmaması gerekiyor. Ruhsatları yok” diye konuştu.
“16 FABRİKA İÇİN MÜHÜRLEME KARARI VAR”
Toroslar Belediyesi olarak bu alana dair çalışmalar yaptıklarını kaydeden Başkan Yıldız, “Tüm firmalarla görüştük. Ben sizin işletmelerinizi mühürleyeceğim dedim. Şu anda orada 16 fabrika mühürlenmeye hazır. Fakat 30 yıldır çözülemeyen bir sınır meselesi vardı. O meseleyi 30 günde çözdük. Sınırları çizdik, artık ilçelerimizin sınırları net. O alanda Akdeniz Belediyesi sınırları içinde kaldı. Fakat, yeni sınırların tespit edildiğine dair mülkü amirin imza atması gerekiyor bu işe. İmza atmadığı için işlem yapamıyoruz. Ben şimdi buradan bütün yurttaşlarımıza sesleniyorum. Bugün gider gitmez ilk işim şu olacak. Bu sınır ihlaliyle ilgili sıkıntı giderildi ama bürokratlar tarafından imzalanması beklenirken yetki hâlâ bizdeyse ben yarın bütün fabrikaları mühürlettireceğim. O fabrika sahipleri de orada olmamaları gerektiğini biliyor. Bizim buna hâlâ yetkimiz varsa biz mühürleteceğiz. Değilse bütün evrakları Akdeniz Belediyesine göndereceğiz, Akdeniz Belediyesi mühürlemeyi yapsın. Oradaki vatandaş haklı. İnsanlar yoğun şekilde kanser oluyorlar, nefes alamıyorlar. O mahallenin kurtarılması lazım. Belli bir aşamaya geldik. İşletmeleri kaldıracağız demiştik, kaldırmaya başlıyoruz, o işletmeler de bunu biliyorlar” ifadelerinde bulundu.
"34 BALIK ÇİFTLİĞİ, 680 BİN KİŞİLİK NÜFUSUN FOSEPTİĞİ KADAR KİRLİLİK ÜRETİR”
Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, Balıkesir kıyılarından sökülen balık çiftliklerinin Mersin kıyılarına getirilmesine de tepki gösterdi. Aydıncık kıyılarında kurulmak istenen 34 balık çiftliğinin, 680 bin insanın foseptiğine eşdeğer bir kirlilik yaratacağını ifade eden Yıldız, şunları söyledi:
“Bu ülkede aslında bazı konularda yasal problem yok. Mesela çiftliklerin kurulması konusunda ve bunların nasıl ruhsatlandırılacağına ilişkin bir problem yok. Bizdeki problem şu. Kurumları o kadar çok siyasallaştırdık ki kurumlar bir hukukla yönetildiğini unuttular. Yani siz eğitim kurumunu, sağlık kurumunu, ruhsat kurumunu, bilmem ne kurumunu bu kadar çok siyasallaştırırsanız, bu kadar çok siyasetin içine sokarsanız bir müddet sonra o kurumların kendisi bir hukuk dairesi çerçevesi içerisinde davranmak zorunda olduklarını unutuyorlar. Bir siyaset kurumunun çerçevesinde, dairesinde davranmak zorunda olduklarını zannediyorlar. Dolayısıyla bu balık çiftlikleri meselesi böyle bir şey. Dünyanın her yerinde var bu çiftliklerden. Bu ülkelerde böyle bir kirliliğe kesinlikle sebebiyet vermiyor. Ama biz bunu kanunda yazan şekilde ruhsatlandırmadığımız için, bunlara da göz yumduğumuz için, bu kurumları da siyasallaştırdığımız için bunlar bizim karşımıza bir problem olarak çıkmaya devam ediyor.”
“DANA ADASININ DİBİNE BALIK ÇİFTLİĞİ KOYUYORUZ”
Balık çiftliklerinin kurulacağı alanlardan birini de Dana adası açıklarında bölgenin tarihi ve doğal sit alanı olduğunu ifade eden Yıldız, şöyle dedi:
“Normalde başka bölgede olsa gemiler belli hızın üzerine çıkamazlar. Ama gelip Dana adasının burnunun dibine balık çiftliği koyuyoruz. Tekrar söylüyorum. Bu balık çiftliklerinin tamamı realize olursa Mersin’de yaşayan insanın ürettiği foseptik kadar foseptik üretecekler. Bu kent bitirildi, deniz kirliliği açısından yaşanmaz bir şey olacak.”