MERSİN İZ HABER
3 Ocak Mersin`in Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 100. Yılı Kutlama Programı kentti sardı. Törende Jandarma Genel Komutanlığı helikopteri ile Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı (JÖAK) personeli tarafından yapılan Üzüm Salkımı gösterisi büyük ilgi çekti.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları Ekibi`nin gösterisi ile Mersin Tren Garı`ndan başlayan törende, trenle istasyona gelen muharip gazilerden oluşan temsili heyet karşılandı. Karşılamanın ardından Tren Garı`ndan Cumhuriyet Meydanı`na kadar Mersin Büyükşehir Belediye Bandosu eşliğinde yürüyüş yapıldı. Programda Mersin Valisi Ali İhsan Su, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Fuat Gedik, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, sivil toplum kuruluşları ve oda başkanları ile siyasi parti temsilcileri, gaziler, öğrenciler ve vatandaşlar yer aldı. Azerbaycan`dan gelen Karabağ Gazileri de kurtuluşun 100. yılında Mersin`deki törene katıldı.
Yürüyüşün ardından Cumhuriyet Meydanı`nda devam eden törende, Vali Su, Tuğamiral Gedik ve Başkan Seçer Atatürk Anıtı`na çelenk sundu. Saygı duruşunun ardından İstiklâl Marşı eşliğinde şanlı Türk Bayrağı göndere çekildi. Vali Su, Tuğamiral Gedik ile Başkan Seçer törene katılanların ve halkın `Kurtuluş Günü`nü kutladı. Öğrenci Esme Aslan tarafından okunan `Akdeniz`in İncisi` şiirinin ardından, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanlığı`ndan Binbaşı Dilhan Tuzkaya, günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yaptı.
"KURUCU DEĞERLER BİZİM VİCDAN VE GELECEK HARİTAMIZDIR"
Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları Ekibinin gösterisinin ardından konuşan Başkan Seçer, "Bugün 3 Ocak. Tam 100 yıl önce, burada ne yaşandı? Az ötede; tam da bu saatlerde, işgalcilerin karargâh olarak kullandığı Eski Hükümet Konağı`ndaki Fransız Bayrağı indirildi. Yerine Türk Bayrağı çekildi. İşgal kuvvetleri Gümrük İskelesi`nden gemilerine binerek Mersin`i terk etti. 100 yıl önce burada yaşananlar bölgesel hatta küresel dengeleri kökünden değiştirecek muazzam bir tarihsel kırılmanın eşsiz anlarıydı. Özgürlüğümüzden ne pahasına olursa olsun vazgeçemeyeceğimizi tüm dünyaya gösterdik. Bu kolay olmadı. Tarih bu direnişi yazdı. O günleri asla unutmayacağız. Bu kurucu değerler bizim vicdan ve gelecek haritamızdır. 100. yıl hepimize kutlu olsun" dedi.
"TARİHİMİZİ BİLMEZSEK YOLUMUZU ASLA BULAMAYIZ"
Zafer için ağır bedeller ödendiğinden söz eden Seçer, "Bakiyesi ise kurucu değerlerimiz oldu. Tarihimizi bilmezsek yolumuzu asla bulamayız. Biz bu kadim topraklarda özgür ve kardeşçe yaşadık, yaşıyoruz ve yaşamaya devam edeceğiz. Bütün tarihçilerin dikkatini çekmek istiyorum; Mustafa Kemal, 5 Kasım 1918`de Mersin`deydi. 19 Mayıs 1919`dan çok önce. Kurtuluş Savaşı`nın hazırlıklarına işte o gün burada, Karamancılar Konağı`nda gizli toplantı ile başlandı. `Asıl savaş şimdi başlıyor` diyerek Ulusal Kurtuluş Mücadelemizin ilk adımını bu topraklardan attı. Bugün restorasyonunu yaptığımız Karamancılar Konağı`ndaki o toplantıdan Türkiye`nin kurtuluş reçetesi çıktı. Mersinliler olarak işte o gün sesine ses verdik Mustafa Kemal`in. İşte bu nedenle, Mersin`in kurtuluşu, sadece bir şehrin kurtuluşu değildir. Mersin`in kurtuluşu, tüm Çukurova`nın, Anadolu`nun ve hatta bir vatanın kurtuluşudur" diye konuştu.
"BİZ MERSİNİZ. HOŞGÖRÜ VE ADALETİN MİRASÇILARIYIZ"
Seçer, tarihte yüzünü daima Batı`ya dönmüş olan Mersin`in Cumhuriyet`in ilk yıllarında da arka arkaya atılımlar yaptığından bahsederek, "Biz Mersiniz. Hoşgörü ve adaletin mirasçılarıyız. Bu eşsiz mirasa sahip çıkmak hepimizin sorumluluğudur. Tarihte yüzünü daima Batı`ya dönmüş olan kentimiz, Cumhuriyet`in ilk yıllarında da arka arkaya atılımlar yapmıştır. Gayrimüslim ailelerin kentimizin karakterine sinmiş zenginleştirici kültürel motiflerini de unutmamak gerekir. O nedenle, yüzyıllardır büyük bir özenle yaşattığımız barış, hoşgörü ve kardeşlik ruhu bizim ortak gücümüzdür. Bu kentin değerini bilen, değerine değer katmak için mücadele veren herkes Mersinlidir ve hemşehrimizdir. Tüm Mersinliler eşit haklara sahip vatandaşlarımızdır. Bu dün de böyleydi, bugün ve yarın da böyle kalacaktır" ifadelerini kullandı.
"HİÇ ŞÜPHE YOK Kİ MERSİN, GEÇEN 100 YIL İÇİNDE ÇOK ÖNEMLİ SIÇRAMALAR GERÇEKLEŞTİRMİŞTİR"
Bir yerde istikrar ve güven olduğunda orada önce huzurun olduğunu, huzur olduğunda da kalkınma, refah ve ekonomik gelişmenin var olacağını sözlerine ekleyen Seçer, şunları söyledi:
"Bu gerçek ülkeler için olduğu kadar kentler için de geçerlidir. Hiç şüphe yok ki Mersin, geçen 100 yıl içinde çok önemli sıçramalar gerçekleştirmiştir. Mersin, 1950`li yıllarda çay bahçelerinde canlı müzik dinlenen, Cumhuriyet Baloları düzenlenen, Ak Kahvesi`nde şiir, müzik etkinlikleri yapılan, sineması, tiyatrosu olan sade bir Avrupa kıyı kenti görünümündeydi. Müfide İlhan; o yıllarda Türkiye`nin ilk kadın belediye başkanı olarak görev yaptı. Ardı ardına kurulan Mersin Limanı, Ataş Rafinerisi, Şişe Cam gibi yatırımlar kentimizin olduğu kadar ülkemizin de büyüyüp gelişmesine önemli katkılar sundu. 70`ler, 80`ler, 90`lar Mersin`i sosyolojik olarak dönüştürdü. Afetler, zorunlu ikamet politikaları, terör, savaşlar ve ekonomik krizler, tarım ve sanayileşme Mersin`i daima bir çekim merkezi yaptı. Göç dalgaları toplumumuzda derin fay hatlarına, gettolaşmalara ve çatışmalara yol açmak yerine kardeşleşmeyi doğurdu. Mersin bugün resmi olarak 2 milyona yaklaşan nüfusa sahiptir. Ancak 400 bin sığınmacıya da ev sahipliği yapmaktadır. Çok ağır bir yüktür. Mersin özümseme kapasitesi ve kabiliyeti ile bu göç dalgasıyla da başa çıkmaya çalışmaktadır. Şehrimizin resmi nüfusuna göre bize ayrılan kaynakları sığınmacı yüküyle birlikte harcamak zorunda kalıyoruz. Yani 2 milyon için sağlanan kaynaklar, 2.4 milyon insan için harcanıyor." dedi.
JANDARMA EKİBİ NEFES KESTİ
Törende Jandarma Genel Komutanlığı helikopteri ile Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı (JÖAK) personeli tarafından yapılan Üzüm Salkımı gösterisi nefes kesti. Ekibin alan üzerindeki gösterisi uzun süre alkışlandı. Tören daha sonra sona erdi.